8 Nisan 2009 Çarşamba

Burda...

Gelmeyin……Burda biraz kalmalıyım.Burda biraz ağlamalıyım, gülmeliyim…Konuşmalıyım.Susmalıyım.Anlatmalı, dinlemeliyim…Burda biraz hatırlamalıyım...Toprağı kazımalıyım, kurumuş kökleri kaldırmalı, yeni kökler büyütmeliyim… Ayıklamalı, ayıklanmalı, yıkanmalı, arınmalıyım.Dağıtmayın. toplanmalıyım.Uyumalı,uyanmalıyım…Gelmeyin…burda biraz kalmalıyım.Yaralarımı sarmalıyım.Kendi ilaçlarımı kotarmalıyım.Sarmayın. kendimi sarmalıyım.Gelmeyin kendim dönmeliyim…

Sarsmayın.Tomurcuklarım dondu dallarda, kırılıp dökülmesin.Ben sonbahar gibiydim oysa.Dallarında baharlar uyutan. Kış uzun sürdü ama..Tomurcuklarım dondu. Gelmeyin…Isınmalıyım, buzlar çözülene, karlar eriyene kadar….

Lanetlenmiş tarlalar gibiyim. Ya yağmurlarım buharlaşıyor düşmeden toprağıma , ya da seller götürüyor filizlenen tohumlarımı.Susadım oysa ben.Sadece yeterince su istediğim.

Gelmeyin, burada kendi evimde, kendi toprağımda kalmalıyım …Toprağımı kazmalı, suyumu tutmalı, buzlarımı eritmeli, güneşimi ılıtmalıyım.Yapacak çok işim var daha.Siz gelmeyin… Zamanı gelince ben dönerim.

2 yorum:

Brajeshwari dedi ki...

Rüzgarlarla sevgi yollasak, belki doyar toprakların rüzgarın çevirdiği yağmurla suya, ısıtır tohumlarını, köklerini güçlendirir...

Sen yine orda ol, biz yine burda bekleyelim.Biz gelmesekte Rüzgar getirir sana sevgimi...

Adsız dedi ki...

Rüzgar getirdi bile sevgini, balkonumdaki limon ağacının çiçek kokularına karışık....
Yüzümdeki mutlu gülücük de cabası :)